TOROSLAR ORMANA DÜĞMELİ EVLER TURU

2.Gün: ALTINBEŞİK MAĞARASI-İBRADİ-ÜRÜNLÜ KÖYÜ

Ormana'nın huzurlu ortamında 1000 metre rakımın verdiği bol oksijeni içimize sindirerek, otelde alacağımız keyifli bir kahvaltı sonrasında, Türkiye'nin en büyük, dünyanın üçüncü büyük yer altı gölüne sahip büyüleyici bir doğa harikası olan Altınbeşik Mağarası’na varıyoruz. İlk kez 1966 yılında Dr.Temuçin Aygen tarafından keşfedilen ve bir kaç katlı olan Altınbeşik-Düdensuyu Mağarası, yeraltından Beyşehir Gölü ile bağlantılıdır. Mağaranın girişinden itibaren ilk 200 metre mağaranın alt seviyesini oluşturur ve burası devamlı su altındadır. Arzu eden misafirlerimizle, (mevsim koşullarına bağlı olarak) şişme botlarla mağaranın iç kısmını, bu muhteşem doğa harikasını, sarkıtları, dikitleri keşfe çıkıyoruz. Mağara, içindeki sarkıtlar, dikitler, traverten gölleri ve benzeri oluşumlar çarpıcıdır. Sonrasında Ürünlü Köyü’ne doğru yol alacağız. Tarihi dokusunu kısmen koruyabilmiş nadir köylerden biri. Çay, kahve molamızı Ürünlü Köyü'nde vererek burada bölgedeki tek 4 katlı düğmeli evi görüyoruz. Sonrasında İbradı Kasabası'na geçip bu şirin kasabanın sokaklarında, 1100 yıllık Arap Astık isimli kestane ağacını görerek öğle yemeğimizi de burada alıyoruz. Bu güzel günün ardından otelimize geçiyoruz. Akşam yemeğimizi Berberoğlu Konağı’nda alacağız. Keyifli bir akşamın ardından otelimize geri döneceğiz. Konaklama Ormana Butik Otel'de.

3.Gün: AKSEKİ-SARIHACILAR-TINAZTEPE MAĞARASI-EŞREFOĞLU CAMİİ-BEYŞEHİR GÖLÜ-EFLATUN PINARI

Kahvaltımızın ardından otelimizden ayrılıp; Ormana’ya 30 dakika mesafede bulunan sırtını Toroslara yaslayıp yüzünü Akdeniz’e dönen Akseki’ye geçiyoruz. Akseki girişinde bizleri Akseki Sarıhacılar Tarihi Kervan Göç Yolu (Antik Roma Yolları) başlangıç parkuru parkı karşılayacak. Hacı Ömerzade’lerden Mustantik Mustafa Efendi Konağı’nı olan Sarıhacılar Köyü’nü ziyaret edeceğiz. Açık hava müzesi görünümünde olan Sarıhacılar Köyü'nün antik yollarında yürümek, o atmosferi yaşamak farklı bir deneyim oluşturuyor. Köyün camisinin tahta işlemeleri, tavan süslemeleri görülmeye değer güzellikte. Gezimizin ardından dünyanın en uzun mağaralarından biri olan Tınaztepe Mağarası’na geçiyoruz. 1968 yılında Fransız bilim insanı Michel Bakalowichz tarafından bulunan 22 km uzunluğundaki mağara, sarkıtları, dikitleri ve yaz kış değişmeyen ısısı ile bizleri kendisine hayran bırakacak güzellikte. Daha sonra Beyşehir Eşrefoğlu Camii’sine doğru yola çıkıyoruz. Anadolu’daki ahşap direkli camilerin en büyüğü ve eşsiz bir örnektir. Yaban hayatı, doğal güzellikleri ve tarihi değerleri ile göllerimiz içerisinde özel bir yeri olan Beyşehir Gölü’ne geçiyoruz. Ülkemizin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü, güzel, mavi rengi, irili ufaklı adaları, kumsalları, karstik mağaraları ve bozulmamış bitki örtüsü ile ülkemizin en güzel göllerinden biridir. Göl kenarında vereceğimiz kısa bir molanın ardından, Eflatun Pınarı Hitit Su Anıtı’na doğru yol alıyoruz. Göğü taşıyan ve yerle gök arasında ilişki kuran tanrıları tasvir etmekte olan anıt, Hititler’den sonra fonksiyonunu kaybetmeden ayakta kalabilen bu sistemin en güzel örneğidir. Gezimizin ardından İzmir’e doğru yola çıkıyoruz. Gece ilerleyen saatlerde siz değerli misafirlerimize veda ediyor ve bir başka İzmirli Geziyor organizasyonunda buluşmak dileğiyle vedalaşıyoruz.